Korona ve Ruh Sağlığı-Coronafobi
By: Emine Örsün
Categories:
Korona ve Ruh Sağlığı-Coronafobi
Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak tanımlanan COVID-19 (Korona virüsü) salgını yaygın bulaşma potansiyeli, öngörülemezliği ve alışılmadık korunma yolları (sosyal mesafelenme, izolasyon) nedeniyle hepimizde korkuya neden olmakta. Virüsün hızla yayılmasıyla birlikte korku ve panik halinin ruhsal sağlığını etkilediği görülmekte. Bu salgının ne kadar süreceğinin ve nihayetinde ne kadar yıkıcı olacağının yarattığı belirsizlik stres, korku ve kaygı coronofobiye neden olmaktadır.
Salgın psikolojisi belli bir düzeyde kaygı barındırır, bu doğaldır. Kaygıdan korkmak ve bir an önce geçmesi için çabalamak artmasına sebep olur. Duygularımıza zaman tanırsak kaygılarımız yeni durumlara bir süre sonra adapte olacak ve azalacaktır. Baş etme yolları devreye girecektir. Korku ve kaygıyı azaltmak için sizi daha fazla kaygılandıran ya da geren haberleri izlemekten, okumaktan ya da dinlemekten kaçınmanız; yalnızca kendinizi ve sevdiklerinizi korumanıza yardım edecek planlar yapmanızı sağlayacak bilgileri edinmeye ve odaklanmaya çalışmanız bu süreçte önemlidir. Gelişme ve güncel haberleri izlemek için ilgili güvenilir kişi ve kuruluşların sağladığı kaynakları, günde iki kez belli saatlerde kontrol etmeniz yeterli olacaktır. Bilimsel ve gerçeklere dayanan açıklamalar yapan uzmanların önerilerini dinlemek stresle başetmenizi kolaylaştıracaktır.
İhtiyacı olanlara bu zamanlarda destek vermek psikolojik iyi oluşa katkı sağlayacaktır. Psikolojik iyi oluş ise kişinin bireysel ve çevresel uyumunu olumlu yönde etkileyecektir. Psikolojik sağlamlık aynı zamanda zamanla gelişen ve duygusal dayanıklılığı da içeren bir stresle baş etme yöntemi olarak da tanımlanabilir. Bakıldığında psikolojik sağlamlığı destekleyen etmenlerin iyimserlik, esneklik, yaratıcılık, sosyal beceriler, sosyal destek, işlevsel başa çıkma becerileri olduğu bilinmektedir.
Hastalık dönemleri geçer ve bu dönem de geçecektir. Önemli olan, bu süreci ruhsal yaralar bırakmasına sebep olmadan atlatmayı başarmamızdır. Şuan içinden hiçbir şey yapmak gelmeyebilir ya da kitap bile okumak istemeyebilirsin. İlla bir şey üretmek zorunda da değilsin. Herkes yapıyor diye değil, sen istediğinde yaparsın. Her halinle kabulsün!
Ve korona virüs nedeniyle kaygılı ve stresli olan bireylerin sokağa çıkmamaları kendilerini hem de karşısındakini korumasından geçmekte. Bu yüzden, yüz yüze olan terapilerimizi de online terapi sistemine taşımak durumunda kaldık. Şu anda insanların talebi de o yönde. Bu yüzden online terapi bu süreçte sosyal mesafeleri korumak adına daha çok revaçta. Ve siz sevgili danışanlarımıza karşılıklı risk oluşturmadan elimizden geldiğince yardımcı olmak istiyoruz.